Meme Kanseri
bilinçlendirme ve farkındalık ayı dolayısıyla meme kanseri hakkında önemli
bilgiler paylaşan Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı
Öğretim Üyesi Doç. Dr. Onur Eşbah, erken tanının önemine vurgu yaparak
kadınlara tarama testlerini gecikmeden yaptırmaları önerisinde bulundu.
Meme kanserinin, meme dokusu hücrelerinin kontrolsüz olarak
çoğalması ile oluşan bir kanser türü olduğunu ifade eden Düzce Üniversitesi Tıp
Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Onur Eşbah, her 8
kadından birisinin hayatı boyunca meme kanseri ile karşılaştığına dikkat çekti.
“Son zamanlarda 30’lu yaşlara kadar düştü”
Meme kanserinin kadınlarda, erkeklere göre daha sık görülse
de her 100 meme kanseri tanılı hastanın 1’inin erkek olduğuna işaret eden Doç.
Dr. Eşbah, “En sık görüldüğü grup 50-70 yaş arasıdır. Ancak son zamanlarda
30’lu yaşlara kadar düşmüştür. Meme kanseri tanılı her 5 kadından 2’si 25-50
yaşındadır. Yaş ve meme kanseri görülme riski arasında doğrusal bir ilişki
vardır. 20 yaşın altında nadir görülür ve 30 yaş altındaki hastalar meme
kanserli toplam vakaların yüzde 2’sini oluşturur” şeklinde konuştu.
Meme kanserinin en
sık ve en belirgin belirtisinin memede ele gelen kitle olduğunu dile getiren Eşbaş,
“Meme dışında koltuk altında ele gelen kitle de meme kanserinin habercisi
olabilir. Bunun dışında meme ucunda içeri çökme, meme ucundan kanlı veya kansız
akıntı gelmesi, memenin büyümesi, kızarıklık veya meme derisinde portakal
kabuğuna benzer görünüm oluşması da meme kanserinin belirtileri arasındadır.
Meme kanseri bazen, kanserli hücrelerin başka organları etkilemesi durumunda o
organlara yönelik şikayetlerle de kendini gösterebilir” ifadelerini kullandı.
“Kilo meme kanseri
riskini de artırmakta”
Meme kanseri multifaktöriyel bir hastalık
olduğunu anımsatan Doç. Dr. Eşbah, kanserden korunmak için bu faktörlerden
bazılarına yönelik çeşitli önlemler alınabileceğine dikkat çekerek, “Örneğin
beslenme alışkanlığı ve fazla kilo pek çok hastalığın olduğu gibi meme
kanserinin de riskini artırmaktadır. Bu riski azaltmak için günlük yağ
tüketimini azaltmak, alkol tüketimini sınırlandırmak, sigaradan uzak durmak,
düzenli fiziksel aktivite yapmak etkili olabilir. Bunun yanında çocuk sahibi
olmak ve emzirmek de meme kanseri riskini azaltmaktadır. Her 12 aylık emzirme
dönemi için meme kanseri riski yaklaşık olarak yüzde 4 azalır” dedi.
“20 yaş üzerindeki
kadınların kendine meme muayenesi yapmalı”
Korunmaya yönelik
önlemler almak kadar erken tanı konması da meme kanseri için önemli olduğunun
altını çizen öğretim üyesi, bu açıdan yapılan taramaların önemine vurgu yaptı.
Bir kadının 20 yaşından itibaren memesini tanıması gerektiğini dile getiren
Doç. Dr. Eşbah, “20 yaş üzerindeki kadınların her ay düzenli olarak kendi
kendine meme muayenesi yapması, erken tanı için en önemli tarama yöntemlerinden
biridir. Kendi kendine meme muayenesi; adet bitiminden 1 hafta sonra olacak
şekilde yapılmalıdır. Menopoza giren, yumurtalık veya rahim ameliyatı olan
kadınlar da her ayın belirli bir gününde düzenli kendi kendine meme muayenesi
yapmalıdır. Kendi kendine meme muayenesi ile birlikte 20-40 yaş aralığındaki
kadınlarda 3 yılda bir, 40 yaş üzerinde ise her yıl hekim muayenesi ile muayene
tamamlanmalıdır. Muayeneye ek olarak ülkemizde başta KETEM adıyla hizmet veren
Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezleri olmak üzere sağlık kurumlarında
uygulanan ulusal kanser tarama standartlarımıza göre; 40 yaşın üzerindeki tüm
kadınlarda her iki yılda bir meme ultrasonografi ve mamografi ile görüntüleme
yapılması önerilmektedir” diye konuştu.
“Erken tanı önemli”
Meme kanseri
tedavisinde cerrahi, kemoterapi adı verilen ilaçla tedavi, radyoterapi (ışın
tedavisi) ve hormon tedavileri hastanın ve hastalığın durumuna göre tek başına
veya birkaçı birlikte kullanılarak yapıldığını kaydeden Doç. Dr. Eşbah, onkoloji literatürüne girmeyi başaran,
bilimsel olarak meme kanserine yararı kanıtlanmış herhangi bir bitkisel ürünün
olmadığının altını çizdi.
Erken teşhis konulan meme kanserinin tedavisinin daha kolay ve tedavi başarısının daha yüksek olduğunu ifade eden Eşbah açıklamasını “Bu vesileyle tüm kadınlarımıza taramalarını gecikmeden yaptırmalarını öneriyorum. Çünkü erken tanı hayat kurtarır” diyerek açıklamalarını tamamladı.